Behcetü't-tevârîh / Şükrullah b. Şihâbeddin Ahmed er-Rûmi ; [istinsah eden] Mehmed b. Mehmed Sadık Harezmî.
Yer Numarası
Y/0312
Dil Kodu
Farsça
Çoğaltan/Kopyalayan-Müstensih
Mehmed b. Mehmed Sadık Harezmî.
Telif Bilgisi
Belde-i Dâru'l-İslâm Âsitâne-i Bol [İstanbul], Muharrem 1014.
İstinsah Bildirimi
1275.
Fiziksel Niteleme
232b varak ; 228x158 - 150x85 mm.
Yaprak, satır ve sütun sayısı: 232 yaprak (465 sayfa), 17 satır.
Yazı türü: Ta'lik.
Mürekkep rengi: Siyah, konu başlıkları kırmızı.
Kağıt özellikleri ve filigran bilgisi: Filigransız.
Yaprak, satır ve sütun sayısı: 232 yaprak (465 sayfa), 17 satır.
Yazı türü: Ta'lik.
Mürekkep rengi: Siyah, konu başlıkları kırmızı.
Kağıt özellikleri ve filigran bilgisi: Filigransız.
Zahriye Bilgileri (Münavele, Mütalaa, Temellük vb)
Eserin zahriyesinde bilgi yoktur.
Ketebe Kaydı
….bi itmâm-ı resîd ala yedi'l fakîr el-hakîr el-müznib Mehmed b. Mehmed Sadık Harezmî (1275).
Notlar
Eser mensurdur.
Fâtih devri tarihçilerinden Şükrullah’ın Vezîriâzam Mahmud Paşa adına yazdığı Farsça umumi tarih kitabıdır.
“1456-1459 yılları arasında Bursa’da kaleme alınan Behcetü’t-tevârîh on üç bölümden (bab) meydana gelmiştir. İlk sekiz bölümde kâinatın ve Hz. Âdem’in yaratılışından, Çin, Türk, Rum, Hint, Habeş gibi kavimlerden, Hz. Peygamber’in nesebi, doğumu, hayatı, aşere-i mübeşşere, sahâbîler, mezhep imamları, tanınmış âlimler ve şeyhlerden bahsedilir. Bu bakımdan ilk sekiz bölüm bir İslâm tarihi mahiyetindedir. Meşhur Yunan filozofları ve bazı din büyüklerinin anlatıldığı bölümlerden sonra gelen on birinci bölüm İran şahlarına, gayri müslim hükümdarlar ve İslâm hükümdarlarına, on ikinci bölüm Emevî, Abbâsî, Alevî hânedanlarına ve Selçuklular’a, son bölüm ise, Osmanlı tarihine ayrılmıştır. Müellif eserini Fâtih Sultan Mehmed ile veziri Mahmud Paşa’yı överek bitirir; bu arada Fâtih döneminin tarihini ayrı bir ciltte yazmayı düşündüğünü belirtir. Behcetü’t-tevârîh’in en orijinal bölümleri müellifin yaşadığı Çelebi Mehmed, II. Murad ve Fâtih dönemleridir“ -- DİA.
“Behcetü’t-tevârîh’in İstanbul’da (Nuruosmaniye Ktp., nr. 3059; Beyazıt Devlet Ktp., nr. 4902; TSMK, Revan Köşkü, nr. 1538, 1539; İÜ Ktp., FY, nr. 811; Süleymaniye Ktp., Fâtih, nr. 4203, Ayasofya, nr. 2990, Serez, nr. 1891) ve yurt dışındaki kütüphanelerde (Viyana, Londra, Paris, Petersburg, Münih) birçok yazması vardır....Behcetü’t-tevârîh 937 (1530-31) yılında Mustafa Fârisî tarafından Mahbûbü kulûbi’l-ârifîn adıyla Türkçe’ye tercüme edilmiştir... Behcetü’t-tevârîh’in Osmanlılar’a ait bölümü, Farsça metin ve Almanca tercümesiyle birlikte Theodor Seif tarafından 1925 yılında Mitteilungen zur osmanischen Geschichte’nin ikinci cildinde (s. 63-128) neşredilmiştir. Bu yayında Münih ve Viyana nüshaları kullanılmıştır. Nihal Atsız da eserin baş tarafı ile eski Türkler’e ve Osmanlılar’a ait bölümlerini Türkçe’ye çevirip notlar ekleyerek Dokuz Boy Türkler ve Osmanlı Sultanları Tarihi (İstanbul 1939) adıyla yayımlamıştır. Bu neşir, eserin İstanbul kütüphanelerindeki yazmalarıyla Seif neşrinin karşılaştırılmasına dayandığından daha mükemmeldir...“ -- DİA.
Fâtih devri tarihçilerinden Şükrullah’ın Vezîriâzam Mahmud Paşa adına yazdığı Farsça umumi tarih kitabıdır.
“1456-1459 yılları arasında Bursa’da kaleme alınan Behcetü’t-tevârîh on üç bölümden (bab) meydana gelmiştir. İlk sekiz bölümde kâinatın ve Hz. Âdem’in yaratılışından, Çin, Türk, Rum, Hint, Habeş gibi kavimlerden, Hz. Peygamber’in nesebi, doğumu, hayatı, aşere-i mübeşşere, sahâbîler, mezhep imamları, tanınmış âlimler ve şeyhlerden bahsedilir. Bu bakımdan ilk sekiz bölüm bir İslâm tarihi mahiyetindedir. Meşhur Yunan filozofları ve bazı din büyüklerinin anlatıldığı bölümlerden sonra gelen on birinci bölüm İran şahlarına, gayri müslim hükümdarlar ve İslâm hükümdarlarına, on ikinci bölüm Emevî, Abbâsî, Alevî hânedanlarına ve Selçuklular’a, son bölüm ise, Osmanlı tarihine ayrılmıştır. Müellif eserini Fâtih Sultan Mehmed ile veziri Mahmud Paşa’yı överek bitirir; bu arada Fâtih döneminin tarihini ayrı bir ciltte yazmayı düşündüğünü belirtir. Behcetü’t-tevârîh’in en orijinal bölümleri müellifin yaşadığı Çelebi Mehmed, II. Murad ve Fâtih dönemleridir“ -- DİA.
“Behcetü’t-tevârîh’in İstanbul’da (Nuruosmaniye Ktp., nr. 3059; Beyazıt Devlet Ktp., nr. 4902; TSMK, Revan Köşkü, nr. 1538, 1539; İÜ Ktp., FY, nr. 811; Süleymaniye Ktp., Fâtih, nr. 4203, Ayasofya, nr. 2990, Serez, nr. 1891) ve yurt dışındaki kütüphanelerde (Viyana, Londra, Paris, Petersburg, Münih) birçok yazması vardır....Behcetü’t-tevârîh 937 (1530-31) yılında Mustafa Fârisî tarafından Mahbûbü kulûbi’l-ârifîn adıyla Türkçe’ye tercüme edilmiştir... Behcetü’t-tevârîh’in Osmanlılar’a ait bölümü, Farsça metin ve Almanca tercümesiyle birlikte Theodor Seif tarafından 1925 yılında Mitteilungen zur osmanischen Geschichte’nin ikinci cildinde (s. 63-128) neşredilmiştir. Bu yayında Münih ve Viyana nüshaları kullanılmıştır. Nihal Atsız da eserin baş tarafı ile eski Türkler’e ve Osmanlılar’a ait bölümlerini Türkçe’ye çevirip notlar ekleyerek Dokuz Boy Türkler ve Osmanlı Sultanları Tarihi (İstanbul 1939) adıyla yayımlamıştır. Bu neşir, eserin İstanbul kütüphanelerindeki yazmalarıyla Seif neşrinin karşılaştırılmasına dayandığından daha mükemmeldir...“ -- DİA.
Eser Kondisyonu
Eser sağlamdır.
Cilt Bilgileri
Kırmızı deri kaplı, şirazeli mukavva cilttir. Kapaklar üzerine çiçek kabartmalı kağıt yapıştırılmıştır.
Rakabe-İzleme-Takip Kelimesi
Var.
Emeği Geçenler
Mehmed b. Mehmed Sadık Harezmî, müstensih.